Otosan Dizayn ve Geliştirme Bölümünde Klod Nahum’un başkanlığında çalışan yetenekli mühendis grubu, boyutları küçük olmasına karşın 107 HP güç üreten bir Wankel motor geliştirdiler.

"Klod Nahum, Dr. Kemal Ateşmen, Mithat Kuleli, Attila Salepçioğlu, Ahmet Ülgen ve Erol Batur İstanbul 4. Levent'te bir eve yerleştiler. Çünkü bu çalışmaların Otosan'da yapılması istenmiyordu. Wankel motor bu evde üretildi ve Anadol üstünde denendi. Bilgisayarın parmakla gösterildiği bu dönemde, ekip tüm hesap ve testleri Boğaziçi Üniversitesi ve Ankara Bağkur'un "punch-card"lı bilgisayarlarını kullanarak geliştirdi ve patent alındı. Ekipte 6 mühendisin dışında bir sekreter ve bir de odacı vardı. Toplam 5 Wankel motor yapıldı. Anadol motoru 48-54 HP gücündeyken, Wankel motorlu Anadol 107 HP üretiyordu. Her gün birkaç kez Levent-Sarıyer arası gidip geliniyordu. Bu testleri Otosan Kalite Kontrol Müdürü Hüseyin Bektaş yapıyordu. Başka bir güzergaha izin yoktu. Motor bozulur, yolda kalır ve bu duyulur diye Otosan'dakilerin ödü kopuyordu. Anadol, bu sessiz ve güçlü motorla BMW'leri bile geçiyordu. 10.000 km testi başarıyla tamamlandı. Ama petrol krizi ile birlikte kimse bu motoru geliştirme riskini üstlenmek istemedi. Türkiye'de herkesin ödü patladı. Türk mühendislerine güvenilmiyordu. 'Aman neme lazım' denildi ve devam edilmedi." (Klod Nahum ve Hüseyin Bektaş anıları/"Anadol'un Hikayesi"nden alınmıştır)  

Ancak 1970'li yılların ortalarında geliştirilmeye başlanan bu motor, yüksek araştırma geliştirme masrafları ve Wankel motorunun bilinen ve o dönem çözülemeyen problemleri ve bu motor için düşünülen Anadol Çağdaş modelinin üretiminden vazgeçilmesi nedeniyle hiçbir zaman kullanılamamıştır.

Wankel motorun geliştirilmesinden vazgeçilmesinin bir başka nedeni olarak da, Ford Motor Company'nin Wankel Firması ile sürdürdüğü satın alma görüşmelerinin olumsuz sonuçlanması nedeniyle, Ford'un bu motorla ilgili çalışmaların sonlandırılmasını istediği ve Otosan'ın da bu nedenle Wankel motor çalışmalarını sonlandırdığı ifade edilmektedir.

Bugün, geliştirilen bu motorlardan biri Rahmi Koç Müzesi’nde, bir diğeri de İsviçre Cenevre'de klasik otomobillerin sergilendiği özel bir müzede  sergilenmektedir.